Günümüzün öncü sanatçılarından biri olan 1951 doğumlu Bill Viola güzel sanatlar eğitimini 1973’te, Syracuse Üniversitesi Deneysel Stüdyolar bölümünde tamamlar. 1978 yılında Kira Perov ile evlenerek, birlikte seyahat edip çalıştıkları bir ortaklık kurar. Çift California, Long Beach’te çalışmalarını sürdürüyor.
Video sanatının kapsamının teknoloji, içerik ve tarihsel araştırmalar bakımından büyük ölçüde genişleten Billl Viola, videonun bir çağdaş sanat formu olarak kabul edilmesinde önemli bir rol oynar. 35 yılı aşkın kariyeri boyunca videoteypler, mimari video yerleştirmeleri, ses ortamları, elektronik müzik performansları ve televizyon için çalışmalar gerçekleştirir. Viola’nın izleyiciyi görüntü ve sesle kuşatan video yerleştirmeleri, etkileyici yalınlıklarıyla dikkat çeker. Viola, videoyu kendini tanıma sürecine açılan bir yol olarak duyusal algıyı araştırmakta kullanır. Doğum, ölüm, bilincin gelişmesi gibi evrensel insani deneyimleri mercek altına alan yapıtlarının kökleri hem Doğu hem Batı sanatına hem de Hıristiyan mistisizmi, Sufizm ve Zen Budizm gibi mistik geleneklere uzanır.
Marş, Los Angeles’teki Union Garı’nda, on bir yaşındaki bir kızın yürek burkucu bir çığlığına odaklanır. Viola özgün çığlığı süresini uzatmış ve frekansını, film müziğini oluşturan yedi notalık ilkel bir gam oluşturacak şekilde genişletir. Görseller, özellikle Amerika’yla ilgili materyalizmi simgeleyen endüstriden mimariye, mekanikten bedene tapmaya ve ülkenin eğlence kültürüne dair görüntülerden oluşur. Viola devasa yağ pompaları ve kalbin atışı, otobanda ilerleyen otomobiller ve damardan akan kan, modern cerrahi teknikler ve bir ormanda üç dal gibi analojiler de kullanır. Sanatçı bunları “karanlık ve bedenle ruhun ayrılması gibi en derindeki ilksel korkularımızın” törensel bir çağrışımı olarak adlandırır. Çığlık atmak üzere ağzını açan kızın imgesi, yardım isteyen bir ağlamaya dönüşür. Kız, sesin görsel kaynağında yer alsa da çığlığı bedeninin sınırlarının ötesine evrensel bir nefes gibi yayılır. 1984 yılında yapılan "Marş", zamanının çok ilerisinde bir çalışmadır. Ses ve görüntü kullanımı ve bunların hepsini birleştiren fikir ufuk açıcıdır. Dünyada yanlış giden her şey, tek bir çığlıkta vücut bulur.
Film / Video
Videoteyp, renkli, stereo sound
11’ 30’’
İstanbul Modern Sanat Müzesi Koleksiyonu