1974 yılında İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi Resim bölümünden mezun olan Yusuf Taktak, aynı yıl Uluslararası Salzburg Yaz Akademisi’nde çalışmalar yapar. 1980’li yılların avangard hareketleri içerisinde kendisine yer edinen sanatçı, resimden enstalasyona uzanan yeni ve alternatif üretimler gerçekleştirir.
Sanatında zamanlararası bir imge ağı kuran Yusuf Taktak, kişisel tarihini inşa etmek için kültürel söylem ve pratikleri ressamca bir ifadeyle yeniden kurar. Kültürel imge ve sembollerin nereden gelip, belleğimize nasıl yerleştiğiyle ilgilenir. Erken dönem çalışmalarında çadır kültüründen etkilenerek geometrik bir form olarak üçgene ulaşan Taktak, ona göre gerçek ve düş gücünün kaynaştığı zamanlararası bir mekânı imgeleyen “dikilitaş” formunu da sanatının ana elemanlarından biri haline getirir. Sanatçı kimi resminde bu imgenin yüzeyine, varlığını başka bir anlam-biçim ilişkisine borçlu hiyeroglifleri soyutlayarak kazır, kimi durumda “Düşlerken” isimli çalışmasında olduğu gibi renk katmanları arasına gizler. Taktak, “Düşlerken”de zamanın çokboyutluluğunu, uyku ve uyanıklık arasındaki bilinç halini ve yaşamsal düzlemdeki gerçeklik algısını sorgular.
Resim
Tuval üzerine akrilik
190 x 150 cm
Dr. Nejat F. Eczacıbaşı Vakfı Koleksiyonu
İstanbul Modern Sanat Müzesi / Uzun Süreli Ödünç