İstanbul Modern’in, tüm dünyada gerçekleştirdiği proje ve yapıtlarıyla büyük ilgi gören sanatçı Olafur Eliasson’un 30 yıllık kariyerinden kapsamlı bir seçkiye ev sahipliği yaptığı,“ Senin beklenmedik karşılaşman” başlıklı sergisini bir ayda 70 bin kişi gezdi.
İzleyicilerden yoğun ilgi gören ve sanatçının Türkiye’deki ilk kişisel sergisi 7 Haziran’da ziyarete açıldı. Ana sponsorluğunu Eczacıbaşı Topluluğu ve VitrA’nın üstlendiği kapsamlı seçkide, yeni üretimler de dahil olmak üzere 40’a yakın yapıt yer alıyor. Sanatçının odaklandığı su, ışık, renk, algı, hareket, geometri ve çevre gibi konuların izlendiği serginin küratörlüğünü, müzenin küratöryel ekibinden Öykü Özsoy Sağnak, Nilay Dursun ve Ümit Mesci üstleniyor.
Üretimlerinin izleyiciyle karşı karşıya geldiğinde tamamlandığı fikrini her zaman vurgulayan Eliasson, sanatseverlerin aktif katılımını yapıtlarının ana bileşenlerinden biri olarak tanımlıyor. İzleyiciyi dinamik keşif sürecinin bir parçası olmaya davet eden sanatçının farklı bağlam ya da ölçekte sunduğu olgular, benzersiz deneyimlere dönüşüyor.
Farklı coğrafyalardan izler
Dünyanın farklı coğrafyalarından izler taşıyan sergideki ilk karşılaşma, sanatçının yeni müze binasına özel tasarladığı ve büyük ilgi gören mekâna özgü kalıcı yerleştirmesi “Senin beklenmedik seyahatin” ile başlıyor. Mimarinin dik açılarıyla zıtlık oluşturan yansıtıcı dairesel yüzeyler, sürekli dönüşen beklenmedik karşılaşmaları mümkün kılıyor.
Müzenin ikinci katındaki Süreli Sergi Salonu’nda yer alan yapıtlar, sanatçının kariyeri boyunca ele aldığı konuların yanı sıra dünyadaki güncel tartışmalara olan ilgisini de yansıtıyor. Eliasson’un, İstanbul Modern’in Boğaziçi’nin kıyısındaki konumuna atıfta bulunduğu seyir ve yön bulma gibi kavramlarla çok yönlü bir anlatı sunan sergisi, farklı disiplinler arasındaki ilişkilerin etkileşimiyle zengin bir çerçeve sunuyor.
Olafur Eliasson hakkında
Sanatçı Olafur Eliasson’un (d. 1967) çalışmaları, sanatın dünya genelindeki anlamını ve geçerliliğini sorguluyor. Eliasson’un yerleştirmeler, resimler, heykeller, fotoğraflar ve filmler içeren geniş kapsamlı sergileri, 1997’den bu yana dünyanın farklı yerlerindeki önemli müzelerde yer aldı. Sanatçı, 2003’te 50. Venedik Bienali’nde Danimarka’yı temsil etti ve aynı yıl Londra’daki Tate Modern’in Turbine Hall alanında “The weather project” adlı yerleştirmesiyle yer aldı. Eliasson’un kamusal alandaki çalışmaları arasında “The New York City Waterfalls” (2008), “Ice Watch” (2014) ve “Fjordenhus” (2018) gibi çalışmalar bulunuyor. Eliasson, 2012’de “Little Sun” adlı sosyal girişimi, 2014’te ise mimar Sebastian Behmann ile birlikte sanat ve mimarlık ofisi Studio Other Spaces’i kurdu. Olafur Eliasson, 2019’da Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) İyi Niyet Elçisi seçildi. Kurucusu olduğu Berlin merkezli Studio Olafur Eliasson, zanaatkârlar, mimarlar, arşiv uzmanları, araştırmacılar, aşçılar, sanat tarihçileri ve teknisyenlerden oluşan geniş bir ekibe ev sahipliği yapıyor.